KUTLU FORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
KUTLU FORUM

Bilgi ve Paylaşım Platformuna Hoş Geldiniz
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Şifalı bitkilerin de yan etkileri var

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
huzeyfe
Süper Moderatör
huzeyfe


Mesaj Sayısı : 7721
Rep Gücü : 18110
Rep Puanı : 23
Kayıt tarihi : 27/03/09

Şifalı bitkilerin de yan etkileri var Empty
MesajKonu: Şifalı bitkilerin de yan etkileri var   Şifalı bitkilerin de yan etkileri var Icon_minitimeC.tesi Şub. 17, 2018 1:09 pm

Şifalı bitkilerin de yan etkileri var


Cerrahi müdahalede bulunulacak kişiler ile Asprin ve ağrı kesici kullananların bazı bitkisel ilaçları almaması gerekiyor.
28 Mart 2008 / 18:54


Sarımsak, zencefil, ginkgo gibi şifalı bitkiler kandaki pıhtılaşmayı azaltıyor. Bu nedenle cerrahi müdahalede bulunulacak kişiler ile Asprin ve ağrı kesici kullananların bu bitkisel ilaçları almaması gerekiyor.
İleri Etkili Teknoloji Değerlendirme Merkezinden (HiTEC) Janet Martin, farklı ilaçların kullanımı ile ilaçların şifalı bitkilerle kullanımından doğacak ters reaksiyonların ölüme neden olabileceğini söyledi.
2. Uluslararası Hasta Güvenliği Kongresi’ne katılan Martin, ilaç-ilaç ve ilaç-bitki etkileşimlerin zaman zaman ters etki yaratabildiğine dikkati çekti. Martin, ABD’de 1998-2005 yılları arasında ilaç kullanımı hatalarından dolayı hastanede ölüm oranlarının, önceki yıllara oranla 3 kat arttığına işaret ederek, ilaç kullanımındaki hatalardan kaynaklanan ölümler arasında ‘farklı ilaç kullanımında farmakolojik ajanların birbirini olumsuz etkileyip ters etki yaratmasının’ önemli yer tuttuğunu vurguladı. Martin, özellikle 65 yaşın üzerindekilerde ve çocuklarda ilaçların etkileşimlerinin ters olması nedeniyle ölüm riskinin arttığına dikkati çekti.

“ASPRİN KULLANIMINA DİKKAT”
Aspirinin diğer ilaçlarla etkileşime girdiğinde kanama ve kan basıncının yükselmesi riskini artırabildiğine işaret eden Martin, “Özellikle romatizmal hastalıkların tedavisindeki ilaçlarla kullanıldığında daha çok yaşlı hastalarda ölüme varan sonuçlara neden olabilir” dedi.

İlaçların bilinçsizce şifalı bitkilerle kullanımının da ölümcül olabileceğine dikkati çeken Martin, sarımsak, zencefil, ginkgo biloba gibi bitkilerin kandaki pıhtılaşmayı azalttığını söyledi. Martin, bu nedenle asprin ve ağrı kesici kullananlar ile cerrahi müdahalede bulunulacak kişilerin bu bitkileri kullanmamaları gerektiğini kaydetti.

Martin, şifalı bitkilerden “ginseng”in ters bir etkileşimde uykusuzluk, baş ağrısı, mide bulantısına, biber ailesinden gelen “kava” bitkisinin karaciğer yetersizliği ve epileptik reaksiyona, koni çiçeği olarak da bilinen “echinacea”nın kandaki pıhtılaşmanın artmasına, Kuzey Amerika kökenli “saw palmetto”nun kadınlık hormonu östrojenin daha çok salgılanmasına neden olduğunu söyledi.

Martin, insanların bitkisel kaynaklı ilaçların da kendi farmakolojik özellikleri ve yan etkileri olduklarını unutmaması gerektiği dile getirdi.

ŞİFALI BİTKİLER
Türkiye’de gümüş kaysı, fil kulağı, kız saçı, Çin yelpaze çamı gibi isimlerle de anılan ‘ginkgo’, devamlı dikkat gerektiren veya yoğun ve stresli işlerde çalışanların, dikkat, enerji ve performansını artırmak için öneriliyor. Ginkgo, hafıza ve konsantrasyonu güçlendirirken aynı zamanda enerji takviyesi de sağlıyor.

Kök şeklindeki gövdesinden yararlanılan bir Güney Pasifik biber bitkisi ‘kava’, sakinleştiricilerle benzer etki yaratıyor.

Sindirim sistemindeki gazı gideren, boğaz ve broşlardaki iltihabı çözen zencefil, hamileliğin başlangıcındaki sabah bulantılarını da gideriyor.

Sakinleştirici etkisi olan kava, migren tipi baş ağrılarını azaltıyor.

Ginseng bitkisinin kökü, canlılığı, cinsel gücü artırıcı, gençleştirici etkisi dolayısıyla Çin, Japonya ve Kore’de yüzyıllar boyunca çok değer gördü.

Önemli miktarda germanyum ihtiva eden sarımsak, antibiyotik etkili, vücudun bağışıklık sistemini destekliyor, fiziksel dayanıklılığı artırıyor, kan basıncını düzenliyor ve kolesterolü düşürüyor.

Cinsel organlar ve böbrekler için tonik ve besleyici özellikleri olan saw palmetto, erkeklerde prostat bezleri üzerine çok olumlu ve faydalı etkiler yapıyor, cinsel performansı artırıyor.

Solunum sistemi rahatsızlıklarında kullanılan ‘echinacea’ (Kirpi otu) soğuk algınlığı, grip, otitis media, öksürük ve bronşit tedavisinde kullanılıyor.


http://www.webhatti.com/hastaliklar/160321-sifali-bitkilerin-de-yan-etkileri-var.html

************************

Şifalı bitkilerin yan etkileri

Farklı ilaçların kullanımı ile ilaçların şifalı bitkilerle kullanımından doğacak ters reaksiyonların ölüme neden olabileceği belirtildi.

İleri Etkili Teknoloji Değerlendirme Merkezinden (HiTEC) Janet Martin, farklı ilaçların kullanımı ile ilaçların şifalı bitkilerle kullanımından doğacak ters reaksiyonların ölüme neden olabileceğini söyledi.
2. Uluslararası Hasta Güvenliği Kongresi’ne katılan Martin, ilaç-ilaç ve ilaç-bitki etkileşimlerin zaman zaman ters etki yaratabildiğine dikkati çekti. Martin, ABD’de 1998-2005 yılları arasında ilaç kullanımı hatalarından dolayı hastanede ölüm oranlarının, önceki yıllara oranla 3 kat arttığına işaret ederek, ilaç kullanımındaki hatalardan kaynaklanan ölümler arasında ’farklı ilaç kullanımında farmakolojik ajanların birbirini olumsuz etkileyip ters etki yaratmasının’ önemli yer tuttuğunu vurguladı. Martin, özellikle 65 yaşın üzerindekilerde ve çocuklard ilaçların etkileşimlerinin ters olması nedeniyle ölüm riskinin arttığına dikkati çekti.
"Aspirin kullanımına dikkat!"
Aspirinin diğer ilaçlarla etkileşime girdiğinde kanama ve kan basıncının yükselmesi riskini artırabildiğine işaret eden Martin, "Özellikle romatizmal hastalıkların tedavisindeki ilaçlarla kullanıldığında daha çok yaşlı hastalarda ölüme varan sonuçlara neden olabilir" dedi.
İlaçların bilinçsizce şifalı bitkilerle kullanımının da ölümcül
olabileceğine dikkati çeken Martin, sarımsak, zencefil, ginkgo biloba gibi bitkilerin kandaki pıhtılaşmayı azalttığını söyledi. Martin, bu nedenle asprin ve ağrı kesici kullananlar ile cerrahi müdahalede bulunulacak kişilerin bu bitkileri kullanmamaları gerektiğini kaydetti. Martin, şifalı bitkilerden "ginseng"in ters bir etkileşimde uykusuzluk, baş ağrısı, mide bulantısına, biber ailesinden gelen "kava" bitkisinin karaciğer yetersizliği ve epileptik reaksiyona, koni çiçeği olarak da bilinen "echinacea"nın kandaki pıhtılaşmanın artmasına, Kuzey Amerika kökenli "saw palmetto"nun kadınlık hormonu östrojenin daha çok salgılanmasına neden olduğunu söyledi.
Martin, insanların bitkisel kaynaklı ilaçların da kendi farmakolojik
özellikleri ve yan etkileri olduklarını unutmaması gerektiği dile getirdi.
Şifalı bitkiler
Türkiye’de gümüş kaysı, fil kulağı, kız saçı, Çin yelpaze çamı gibi
isimlerle de anılan ’ginkgo’, devamlı dikkat gerektiren veya yoğun ve stresli işlerde çalışanların, dikkat, enerji ve performansını artırmak için öneriliyor. Ginkgo, hafıza ve konsantrasyonu güçlendirirken aynı zamanda enerji takviyesi de sağlıyor.
Kök şeklindeki gövdesinden yararlanılan bir Güney Pasifik biber bitkisi ’kava’, sakinleştiricilerle benzer etki yaratıyor. Sindirim sistemindeki gazı gideren, boğaz ve broşlardaki iltihabı çözen zencefil, hamileliğin başlangıcındaki sabah bulantılarını da gideriyor. Sakinleştirici etkisi olan kava, migren tipi baş ağrılarını azaltıyor.
Ginseng bitkisinin kökü, canlılığı, cinsel gücü artırıcı, gençleştirici
etkisi dolayısıyla Çin, Japonya ve Kore’de yüzyıllar boyunca çok değer gördü. Önemli miktarda germanyum ihtiva eden sarımsak, antibiyotik etkili, vücudun bağışıklık sistemini destekliyor, fiziksel dayanıklılığı artırıyor, kan basıncını düzenliyor ve kolesterolü düşürüyor.
Cinsel organlar ve böbrekler için tonik ve besleyici özellikleri olan
saw palmetto, erkeklerde prostat bezleri üzerine çok olumlu ve faydalı etkiler yapıyor, cinsel performansı artırıyor.
Solunum sistemi rahatsızlıklarında kullanılan ’echinacea’ (Kirpi otu) soğuk algınlığı, grip, otitis media, öksürük ve bronşit tedavisinde kullanılıyor.

-----------------------0***************************

BİTKİLERİN YAN ETKİLERİ VAR MIDIR?

Günümüzde kullandığımız ilaçlar, şifalı bitkilerin aksine daha alerjik, daha toksik yan etkiler içermektedir. Bir de uzun süre bu ilaçları kullanmak zorunda kalan hasta üzerindeki negatif etkiler, bazen yarardan çok zarar verebilir bünyeye.
Şifalı bitkilerle tedavi, ilaç sanayinin ürettiği ilaçlara göre organizmayla daha büyük bir biyolojik uyum içindedir. Doğanın kendisi öyle büyük bir düzen ve denge içindedir ki, şifalı bitkilerde ki kimyasal maddenin organizmaya zarar vermesini önleyen başka kimyasal maddeler de yine aynı bitkinin içinde mevcuttur.

Şifalı bitkilerin toksik etkileri, ilaçlara göre çok daha düşük seviyededir. Doğal olmaları sebebiyle, gün geçtikçe daha çok tercih edilir hale gelen bitkisel ilaçları bilinçsizce kullanmamak gerekir.

Özellikle günlük dozlarına ve suda kaynatma ya da bekletme sürelerine uyularak kullanılan bitkiler, bizler için şifa ve zindelik kaynağıdır. Farklı kaynama zamanları suya geçen farklı etkin maddeler demektir. Bir örnek verecek olursak; her gün tükettiğimiz çayı, eğer 1 dakika demleyip içerseniz, uyarıcı etki yapacaktır. Eğer ki 5-7 dk. arası demleyip tüketirseniz sindirimi rahatlatıcı özelliğinden yararlanırsınız. Çayı 10-15 dk. Arası demlerseniz bu sefer de onun dinlendiren, gevşetici etkisini görebilirsiniz.

Öyle şifalı bitkiler vardır ki, demleme zamanının üzerinde bir süre suyunun içerisinde bekletirseniz, çay şifalı özelliğini kaybetmektedir. Hatta birer toksin olabilmektedir.
Şifalı bitkilerin ilaçlara göre bir diğer faydası da, kullanımı sırasında bir organı iyi ederken diğeri üzerinde yan etki yaratmadan tedavi etmesidir. Şifalı bitkiler, ilaçların aksine vücutla daha doğal bir uyum içinde olduklarından örneğin; boğaz mukozasını tedavi eden bir bitki olan Adaçayı ayni zamanda kanı temizler ve gaz şişkinliklerinin giderilmesinde yardımcı olmaktadır. Yalnız aşırı kullanımda adaçayı kan basıncını yükseltebilir. Hamileler kullanmamalıdır.

Bitkilerle tedavide, bitkileri az miktarda kullanmayı tercih etmek yerinde olur. En büyük yanılgılardan biri de şudur ki; Kısa süre içinde, çok fazla miktarda bitki kullanmak vücuda daha iyi gelmez aksine onun dengelerini bozabilir.
En önemli nokta, şifalı bitkilerin tedavi edici gücünden hastalığa yakalanmamak ve bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için yararlanmaktır. Önemli hastalıkların tıbbi tedavisi sırasında da, doktorunuzun onayını alarak tedaviye bitkilerle destek verebilirsiniz.

Şuna da dikkat etmek gerekir ki: bazı bitkisel desteklerin içeriğindeki aktif bileşikler ilaçlarla etkileşerek birtakım zararlı reaksiyonlar meydana getirebilir.
Örneğin sarımsak; kan basıncını düşürmek, bağışıklık sistemini güçlendirmek veya dolaşımı desteklemek için kullanılan sarımsak, aspirin ya da diğer kan inceltici birtakım ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Kan sekerini düşürmede de etkili olduğu için diyabetli birinin ensülin ihtiyacını azaltabilir.

Sarı kantaron-TS. Johns North bitkisi; anti depresan ve gevşetici etkisi olan bu bitkiyi ya da haplarını, eğer anti depresan ilaç, kalp ilacı doğum kontrol hapları ve kan basıncını düşüren ilaçları kullanıyorsanız, bunlarla birlikte almamalısınız.
Örneğin bir Kuzey Amerika bitkisi olan Echinacea'nın bağışıklık güçlendirici etkisi vardır ve kış aylarında gribal enfeksiyonlardan, soğuk algınlığından korunmak amacıyla çok kullanılır. Echinacea, karaciğer hasarına neden olabilecek ilaçlarla da alınmamalıdır. Ayrıca, yüksek kan basıncı ve kalp hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlarla etkileşime girerek vücut sistemini bozabilir.


**********************

Bitkilerin Yan Etkileri

Rahatsızlıklara ve hastalıklara karşı şifalı bitki çaylarının kullanımı, en eski ve en çok kullanılan yöntemdir. Çay içimi, sanki tümüyle zararsızmış gibi algılanır genelde. Ama unutulmamalıdır ki, sentetik ilaçlara kıyasla daha hafif ve yan etkisiz olsalar da, şifalı bitkiler de etkili maddeler içerirler. Özellikle uzun süreli kullanımlarda bu özellik önem kazanır. Bilinçli kullanıldıklarında hiçbir zararlı etki oluşturmayan bazı bitkiler, uzun süreli kullanımlarda, mide, bağırsak,böbrek ve mesane tahrişlerine yol açabilirler. Her bitkinin tanıtımında ve önerilen reçetelerde, olası yan etkilere eğinmek gerekir. Bu kitapta önerilen dozajlara ve kullanım biçimlerine uymaya özen göstermeniz bu bakımdan çok önemlidir! Kronik hastalıkların tedavisinde uyguladığımız bitki çayı kürlerine zaman zaman 1-2 haftalık aralar vermeniz doğru olur. Gebelik döneminde ise, doktor tarafından özellikle önerilmedikçe, müshil, uyarıcı veya idrar arttırıcı bitki karışımlarının çayları kesinlikle içilmemelidir!

Tüm bunlara karşın, hiçbir rizikosu olmayan bazı bitkilerin çayını sürekli olarak içebilirsiniz de.
Alerjik tepkiler

Gitgide daha çok çocuk ve yetişkin, egzama, saman nezlesi, astım veya çeşitli besin alerjileri gibi, alerjik tepkilerin sıkıntısını çekiyor. Günümüze kadar, 20. 000 civarında maddenin alerjik tepki oluşturabileceği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Yani, hemen hemen tüm doğal veya yapay maddeler, kullanıldıktan yıllar sonra bile, bağışıklık sisteminin güç kaybına paralel olarak, alerjik tepkiler oluşturabiliyorlar. Kişide alerjik tepkilere yol açan maddelerin saptanabilmesi ise genelde çok zor bir iştir.

Sağlıklı bir insanın güçlü bağışıklık sistemi, zararlı ve zararsız maddelerin farkını kesinlikle saptayabilir. Alerjik kişide ise, zararsız ve hatta sağlığa yararlı maddeler bile zararlı olarak belirlenebilir ve organizma, immunglobilin E türü antikorlar salgılamaya başlar.

Bazı şifalı bitkilerin deriye değmesiyle de alerjik tepkiler oluşabilir, ama bu duruma pek ender rastlanır. Şifalı bitki çaylarının kullanımında da, çok ender olmakla birlikte, bağırsak mukozasında alerjik tepkiler oluşabilir. Bu kişilerdeki belirtiler,mide bulantısı, mide ağrısı ve ishal biçiminde ortaya çıkar. Çay içimine son verildiğinde rahatsızlıklar da sona erer.
Alerjik tepkilere karşı bitki çayları

-Sindirim sisteminin yatıştırılması gerektiğinde, hatmi kökü çayı için.

Yarım veya bir tatlı kaşığı ince kıyılmış kök, bir bardak soğuk suda yarım saat kadar demlendirilir, süzülür ve ılıklaştırılır. Günde 2-3 bardak çay yudumlanarak, rahatsızlıklar sona erene kadar içilir.

-İltihap giderici ve şişlikleri yok edici etki içeren mayıs papatyası ve civanperçemi eşit karışımının çayı doğal bir antihistaminikum olarak bilinir. Akut durumlarda bu çaydan, 1-2 saat arayla 1 bardak içiniz.

Eşit bitki karışımından 1-2 yemek kaşığı dolusu, 1bardak kaynar derecede sıcak suyla haşlanır, üstü kapalı olarak 5-6 dakika kadar demlendikten sonra süzülür ve yudumlanarak içilir.

-Isırgan otu çayı da tüm alerjik tepkilere karşı denenebilir.

Yarım veya bir tatlı kaşığı ince kıyılmış yaprak, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır, 4-6 dakika demlendikten sonra süzülür ve soğutulmadan yudumlanır. Rahatlık sağlanana kadar günde 3-5 bardak içilebilir.

_________________
Mevla Görelim Neyler
Neylerse Güzel Eyler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Şifalı bitkilerin de yan etkileri var
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» BİTKİLERİN YAN ETKİLERİ
» Bitkilerin Yan Etkileri--Kanseri yenerken bitkilerle ölmeyin
» Renklerin Etkileri
» Benim En Çok Kullandıklarım yan etkileri
» Zeytin Yaprağının Sağlığa Etkileri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
KUTLU FORUM :: KÜLTÜR DÜNYASI :: Sağlık Ve Şifalı Bitkiler-Gıda :: şifalı bitkiler zararları yan etkileri-
Buraya geçin: