8. sınıf bazı ders notlaRı..Hz Muhammed sav ahlakı

HZ. MUHAMMED (A.S) GÜZEL AHLAKIN TAMAMLAYICISIDIR

AYET:"Şüphesiz sen Hz. Muhammed (a.s) üstün bir ahlak üzerinesin.
KALEM,4.
AYET:"Şüphesiz Allah'ın Resulü'nde sizin için en güzel örnek vardır:Allah'a ve ahiret gününe innanlara." AHZAB,21.
HADİS:"Şüphesiz ben en güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim."
HADİS:"Müminlerin en olgunu ahlakça en güzel olanıdır."
HADİS:"Bir babanın oğluna vereceği en güzel hediye güzel ahlaktır."

MUNAFIK NE DEMEKTİR:"İnanıyor gibi görünüp aslında inanmayan ya da İNANCINDA ŞÜPHELİ OLAN KİŞİDİR." Yani Allah,ahiret ya varsa ya yoksa deyip şüpheli olan kişi.

HADİS:"Munafığın alameti üçtür:Bir, konuştuğunda yalan söyler(yalancılık).İki,sözünde durmaz.Üç,emanete ihanet eder.

HZ. MUHAMMED (A.S) İNSANİ YÖNÜ
O'da yemek yer,su içer,uyur,tuvalete gider.Çocukluk,gençlik dönemleri olmuştur.Evlenmiştir,çocukları olmuştur,acı çemiştir,hasta olmuştur,savaşta yaralanmıştır.Hendek kazmıştır,mescidin yapımında kerpiç taşımıştı.Ağlamıştır,gülmüştür,sevinmiştir,üzülmüştür,çalışmıştır,ticaret yapmıştır.

O'da bizim gibi bir insandır.Her insan gibi O'da vefat etmiştir,yıkanıp,kefenlemiş,toprağa gömülmüştür.

O bir arkadaştır,dosttur.O bir babadır,eştir.O bir hakimdir (insanlar arasındaki problemleri çözer).O bir komutandır,O bir devlet başkanıdır

AYET:"Deki bende sizin gibi bir insanım.Bana sadece vahiy geliyor. KEHF SURESİ 110.

O Hz Adem'den kıyamete kadar yaşayacak olan en büyük insandır.

HZ. MUHAMMED (A.S) İNSANLIĞA RAHMETTİR
AYET:"Biz seni bütün alemlere rahmet olarak gönderdik."
EMBİYA,107
AYET:"Şüphesiz içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki sizin sıkıntıya uğramanız O'na çok ağır gelir.O size çok düşkün,müminlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir."

HADİS:"Ben lanetçi olarak gönderilmedim,aksine rahmet olarak gönderildim."

ŞEFAAT:kendsine inanan ve sevenlere Allah'ın affetmesi için mahşer günü aracılık etmesi "

HADİS:"her peygamberin kabul edilen bir duası vardır.Bende duamı kıyamet günü şefaat günü için erteledim."

ÜMMET:Peygamberimize inanan kişiler.

Ümmeti için şefaat etmesi:tüm eziyetlere rağmen dinini anlatması,hayvanların bile ondan yardım istemesi .

KUTSİ HADİS: "Sen olmasaydın (ey Muhammed 'a.s')felekleri (uzayı,kainatı) yaratmazdım.

HZ. MUHAMMED (A.S) SON PEYGAMBERDİR

1)Peygamberimizden sonra peygamber olduğunu açıklayan, söyleyen herkez sapıtmış kişidir.Ona inanılmaz.

2)Cebrail'in görevi bitmiştir.

3)Vahiy artık hiç bir insana gelmeyecektir.

4)Peygamberimizden sonra bize yol gösterecek KUR-AN vardır.

5)KUR-AN'ın ne bir harfi , ne bir kelimesi degişmemiştir.

6)Değişmeden kıyamete kadar devam edeceği,korunacağına Allah KUR-AN'da garanti etmiştir.

Peygamberlerin görevleri hiç bir karşılık , ücret beklemeden yapmalarıdır

HZ. MUHAMMED (A.S) PEYGAMBERLİK YÖNÜ
1)Vahiy:Cebrail adlı melekle Allah'ın O'na haber göndermesi; insanlardan ayrıldığı tek yön.

2)Melekleri görmesi ve konuşması

3)Mucize göstermesi:Tabiat üstü ,fizik ötesi
a)parmaklarından suyun fışkırması,bir ordunun , abdest alıp su içmesi.
b)Ay'ın ikiye bölünmesi
c)Ağaçlarla,hayvanlarla konuşması
d)Dua ettiği yemeklerin hiç bitmemesi
e)Hastalara dokunarak iyileştirmesi
4)Örnek insan olduğundan sıkıntılara nasıl dayanılır göstermesi.
1)Allah'a kulluk nasıl yapılır ,gösterir,öğretir
2)En güzel ahlak dürüstlük,güvenilirlik nasıl olur gösterir.
5)Güvenilmeyen doğru olmayan insanlara kimse güvenmez ,kımse dinlemez.
Mekkeliler O'na El Emin lakabını takmıştır.
1)PEYGAMBERLERİN SIFATLARI
a)Sıdk:doğruluk
b)Emanet:güvenilir olmak
c)İsmet:günahsız olmak, günaha girmemek
d)Fetanet:akıllı ve zeki olmak
e)Tebliğ:Allah'tan aldığı emirleri insanlara bildirmek

PEYGAMBERİMİZ UYARICILIK GÖREVİNİ NASIL YAPMIŞTIR?
1)İnsanlara tek tek anlatarak
2)Panayır'da çadır adır gezerek
3)Yakın yerlerdeki yerleşim yerlerine giderek
4)Öğretmenler göndererek
ÖRNEK:Mussabinin Medine'ye gönderilmesi
5)Hicret ederek
6)İlk yıllarda el kambin el erkamın evinde toplanarak herkes elinden tuttuğunu O'na getiriyordu.
7)Kabile ve devlet bakanlarına mektuplarla elçi göndererek haber veriyodu.

Hz. Muhammed (s.a.v.) İnsanlara Değer Verirdi

“İnsan eşref-i mahlukattır” sözü Müslümanlar arasında çok meşhurdur. Sadece biyolojik nitelikleriyle değil, Akıl, irade, düşünme ve düşüncelerini gerçekleştirebilme özellikleri açısından insan, yaratılmışlar içinde en üstün varlıktır. Yüce Allah Kur'an-ı Kerim’de:

“–Biz insanı en güzel bir biçimde yarattık” (Tin Suresi 4. ayet)

buyurmaktadır.

Hz. Muhammed (s.a.v.) bir peygamber olarak Allah’ın insana verdiği bu değerin elbette farkındaydı. Bu yüzden hiçbir insanı küçümsemezdi. Bu sebeple konuşan kişinin sözünü asla kesmez, kendisi birine hitap ettiği zaman doğrudan ona yönelir, onun yüzüne bakarak konuşurdu.

Hz. Muhammed (s.a.v.), yalan söylediklerini bildiği halde münafıkların, içlerinde gizledikleri niyetlerine değil, ağızlarından çıkan sözlere itibar etmiş, insana verdiği değer sebebiyle onların sözlerini, mazeretlerini dinlemiş, sözlerine göre yargıda bulunmuştur. Peygamberimizin bu tutumunu münafıkların nasıl kötüye kullandıklarını ve kendi aralarında nasıl konuştuklarını Allah bize Kur'an-ı Kerim’de bildiriyor:

“(Hakkın düşmanları) arasında “O her söze kulak veriyor” diyerek Peygamber’i yerip kınayanlar var. De ki: Evet, o, hakkınızda hayırlı olanı (duyup dinlemek) için kulaklarını açık tutuyor.” (Tevbe Suresi, 61. ayet)

Peygamberimiz, insanların şekillerine, rengine ve ırkına göre ayrıma tabi tutulmasını yasaklamıştı. Bir gün nasıl olmuşsa olmuş, Ebu Zer ile Bilal bir konuda anlaşamamış ve Ebu Zer, Bilal’a:

“–Kara kadının oğlu sen de.”

demişti. Bilal onun bu sözünden alınmış ve durumu Hz. Muhammed’e (s.a.v.) bildirmişti. Peygamberimiz Ebu Zer’i çağırarak ona:

“–Sende cahiliye adetlerinden biri mi var?”

diyerek onun yaptığı bu davranışı onaylamamıştı. Ebu Zer söylediğine bin pişman olmuş, hemen yüzünü yere yapıştırıp:

“–Allah’a yemin ederim ki Bilal ya hakkını helal edinceye ya da yüzüme basıp geçinceye kadar buradan kalkmayacağım” demiştir. Olay daha sonra tatlıya bağlanıp kapanmıştır.

İnsana değer vermek, aynı zamanda insan haklarına saygılı olmak demektir. Her insanın doğuştan sahip olduğu hakları vardır. Her insanın, başkasının hakkına el uzatmaksızın kendi haklarını koruma hakkı vardır. Peygamberimizin uygulamaları bu konuda da bizim için önemli mesajlar içermektedir.