Limoni Co-Admin
Mesaj Sayısı : 6150 Rep Gücü : 14991 Rep Puanı : 44 Kayıt tarihi : 27/05/09
| Konu: “Ağaç kökü yemek zorunda kalsanız bile cehenneme çağıran sapkın önderlere ve liderlere uymayın.” Salı Mart 19, 2024 2:01 pm | |
| - باب: كيف الأمر إذا لم تكن جماعة. 6673 - حدثنا محمد بن المثنَّى: حدثنا الوليد بن مسلم: حدثنا ابن جابر: حدثني بسر بن عبيد الله الحضرمي: أنه سمع أبا إدريس الخولاني: أنه سمع حذيفة بن اليمان يقول: كان الناس يسألون رسول الله ﷺ عن الخير، وكنت أسأله عن الشر، مخافة أن يدركني، فقلت: يا رسول الله، إنا كنا في جاهلية وشر، فجاءنا الله بهذا الخير، فهل بعد هذا الخير من شر؟ قال: (نعم). قلت: وهل بعد ذلك الشر من خير؟ قال: (نعم، وفيه دخن). قلت: وما دخنه؟ قال: (قوم يهدون بغير هديي، تعرف منهم وتنكر). قلت: فهل بعد ذلك الخير من شر؟ قال: (نعم، دعاة على أبواب جهنم، من أجابهم إليها قذفوه فيها). قلت: يا رسول الله صفهم لنا، قال: (هم من جلدتنا، ويتكلمون بألسنتنا). قلت: فما تأمرني إن أدركني ذلك؟ قال: (تلزم جماعة المسلمين وإمامهم). قلت: فإن لم يكن لهم جماعة ولا إمام؟ قال: (فاعتزل تلك الفرق كلها، ولو أن تعضَّ بأصل شجرة، حتى يدركك الموت وأنت على ذلك). [ر:3411] https://ar.wikisource.org/wiki/%D8%B5%D8%AD%D9%8A%D8%AD_%D8%A7%D9%84%D8%A8%D8%AE%D8%A7%D8%B1%D9%8A/%D9%83%D8%AA%D8%A7%D8%A8_%D8%A7%D9%84%D9%81%D8%AA%D9%86
“Ağaç kökü yemek zorunda kalsanız bile cehenneme çağıran sapkın önderlere ve liderlere uymayın.”
insanlar Rasulullah’a (asm) hayır hakkında soruyorlardı. Ben ise bana erişir korkusuyla kötülük hakkında sorardım. Bir defasında: “Ya Rasulallah! Biz bilgisizlik içinde kötü durumdaydık. Allah bize bu hayrı getirdi. Bu hayırdan sonra bir şer var mıdır?” diye sordum. Rasûlullah (asm): “Evet, vardır!” diye buyurdu. Ben: “O şerden sonra bir hayır var mıdır?” dedim. Rasûlullah (asm), “Evet, içinde bulanıklık bulunan bir hayır olacaktır,” buyurdu. Ben: “Onun bulanıklığı nedir?” diye sordum. Rasulullah (asm): “O devirde gelecek bir zümre, benim sünnetim ve yolumun dışında bir yoldan gideceklerdir. Sen onların bazı tavırlarını kabul edecek, bazıları yadırgayacaksın." buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! O hayırdan sonra şer var mıdır?” diye sordum. Rasûlullah (asm): “Evet, vardır. O devirde birtakım davetçiler halkı cehennem kapılarına çağıracaklardır. Her kim onların davetine icabet ederse, onu cehenneme atacaklar.” buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! Bu davetçileri bize tanıtsanız!” dedim. Rasûlullah (asm): “Onlar bizim milletimizin insanlarıdır. Bizim dillerimizle konuşurlar.” buyurdu. Ben “Ya Rasulallah! O zamana yetişirsem nasıl hareket etmemi emredersiniz?” dedim. Rasûlullah (asm): “Müslümanların topluluğundan ayrılma ve onların idarecilerine itaat et!” buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! Onların bir topluluğu ve başlarında idarecileri yoksa?” dedim. Rasûlullah (asm): “Bu takdirde bu fırkaların hepsinden -senin açından bir ağaç kökünü ısırmak gibi zor olsa bile- uzak dur. Artık ölüm sana erişinceye kadar bu tavır üzere bulun!” buyurdu. (Buharî, Fiten 11; Müslim, İmare 51; İbn Mace, Fiten 13)
En son Limoni tarafından Cuma Mart 22, 2024 1:13 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi | |
|
Limoni Co-Admin
Mesaj Sayısı : 6150 Rep Gücü : 14991 Rep Puanı : 44 Kayıt tarihi : 27/05/09
| Konu: Geri: “Ağaç kökü yemek zorunda kalsanız bile cehenneme çağıran sapkın önderlere ve liderlere uymayın.” Salı Mart 19, 2024 2:17 pm | |
|
- باب: كيف الأمر إذا لم تكن جماعة. 6673 - حدثنا محمد بن المثنَّى: حدثنا الوليد بن مسلم: حدثنا ابن جابر: حدثني بسر بن عبيد الله الحضرمي: أنه سمع أبا إدريس الخولاني: أنه سمع حذيفة بن اليمان يقول:
كان الناس يسألون رسول الله ﷺ عن الخير، وكنت أسأله عن الشر، مخافة أن يدركني، فقلت: يا رسول الله، إنا كنا في جاهلية وشر، فجاءنا الله بهذا الخير، فهل بعد هذا الخير من شر؟ قال: (نعم). قلت: وهل بعد ذلك الشر من خير؟ قال: (نعم، وفيه دخن). قلت: وما دخنه؟ قال: (قوم يهدون بغير هديي، تعرف منهم وتنكر). قلت: فهل بعد ذلك الخير من شر؟ قال: (نعم، دعاة على أبواب جهنم، من أجابهم إليها قذفوه فيها). قلت: يا رسول الله صفهم لنا، قال: (هم من جلدتنا، ويتكلمون بألسنتنا). قلت: فما تأمرني إن أدركني ذلك؟ قال: (تلزم جماعة المسلمين وإمامهم). قلت: فإن لم يكن لهم جماعة ولا إمام؟ قال: (فاعتزل تلك الفرق كلها، ولو أن تعضَّ بأصل شجرة، حتى يدركك الموت وأنت على ذلك). [ر:3411
Huzeyfe b. el-Yeman (ra) anlatıyor:
insanlar Rasulullah’a (asm) hayır hakkında soruyorlardı. Ben ise bana erişir korkusuyla kötülük hakkında sorardım. Bir defasında: “Ya Rasulallah! Biz bilgisizlik içinde kötü durumdaydık. Allah bize bu hayrı getirdi. Bu hayırdan sonra bir şer var mıdır?” diye sordum. Rasûlullah (asm): “Evet, vardır!” diye buyurdu. Ben: “O şerden sonra bir hayır var mıdır?” dedim. Rasûlullah (asm), “Evet, içinde bulanıklık bulunan bir hayır olacaktır,” buyurdu. Ben: “Onun bulanıklığı nedir?” diye sordum. Rasulullah (asm): “O devirde gelecek bir zümre, benim sünnetim ve yolumun dışında bir yoldan gideceklerdir. Sen onların bazı tavırlarını kabul edecek, bazıları yadırgayacaksın." buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! O hayırdan sonra şer var mıdır?” diye sordum. Rasûlullah (asm): “Evet, vardır. O devirde birtakım davetçiler halkı cehennem kapılarına çağıracaklardır. Her kim onların davetine icabet ederse, onu cehenneme atacaklar.” buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! Bu davetçileri bize tanıtsanız!” dedim. Rasûlullah (asm): “Onlar bizim milletimizin insanlarıdır. Bizim dillerimizle konuşurlar.” buyurdu. Ben “Ya Rasulallah! O zamana yetişirsem nasıl hareket etmemi emredersiniz?” dedim. Rasûlullah (asm): “Müslümanların topluluğundan ayrılma ve onların idarecilerine itaat et!” buyurdu. Ben: “Ya Rasulallah! Onların bir topluluğu ve başlarında idarecileri yoksa?” dedim. Rasûlullah (asm): “Bu takdirde bu fırkaların hepsinden -senin açından bir ağaç kökünü ısırmak gibi zor olsa bile- uzak dur. Artık ölüm sana erişinceye kadar bu tavır üzere bulun!” buyurdu. (Buharî, Fiten 11; Müslim, İmare 51; İbn Mace, Fiten 13)
En son Limoni tarafından Cuma Mart 22, 2024 1:04 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|