Çocuğunuzun Hayatını Mahvetmenin 8 Yolu

Çocuğunuzun Hayatını Mahvetmenin 8 Yolu

http://haydiannegezmeye.com/2015/03/02/cocugunuzun-hayatini-mahvetmenin-8-yolu/

Çocuklarımız bizim hayat ışığımız. Hepimiz onların mutlu ve başarılı olmasını hayal ediyoruz. Ancak bu hayaller çoğu zaman gerçekleşmiyor, çünkü çocuklarımız disiplinli, olgun ve motive yetişkinler olmaları için gerekli temelleri edinemiyorlar. Şimdi anlatacaklarımızı yapıyorsanız çocuklarınızın ileride depresif, kaygılı, sinirli olmasını, gergin aile ilişkilerine, arkadaşlarla problemlere ve düşük özgüvene sahip olmalarını garantilemiş olursunuz.

 
1. Çocuğunuzun duygularını görmezden gelmek ya da küçümsemek. Çocuğunuz üzüntü, kızgınlık veya korku hissederken siz onunla alay eder, küçük düşürür ya da görmezden gelir ya da işi şakaya vurursanız, onun ne hissettiğini küçümsemiş olursunuz. Hatta onlara hissettiklerinin yanlış olduğunu söylersiniz. Bu şekilde davrandıklarında aileler çocuklarından sevgilerini esirgemiş olurlar. Çocuklarla açık bir bağ kurma şansını ve bu şekilde onların bağ kurmalarını ve koşulsuz bir şekilde sevildiklerini öğretme fırsatını kaçırırlar. 

2. Tutarsız kurallar. Beklentilerinizden çocuğunuza bahsetmezseniz, çocuğunuz nasıl düzgün bir şekilde davranacağını bilemeyecektir. Çocuklar sizin beklentilerinize göre yaşarlar. Kurallar onlara rehber olur ve kendilerini anlamaları için sınırları oluşturur. Eğer siz sınır koymazsanız onların sürekli tahmin yürütmesine ve sınırları kendi kendilerine bulmaya çalışmalarına neden olursunuz. Bu da düşük özgüvene ve davranış problemlerine neden olur. 
3. Çocuğunuzu arkadaşınız yerine koymak. Hiçbir zaman tüm kaygılarınızı, problemlerinizi çocuğunuzla paylaşmayın. Onlardan tavsiye istemeyin. Eğer onların karşısında çaresiz ve yenilgiye uğramış bir şekilde davranırsanız, çocuklarınız hiçbir zaman size saygı duymayı öğrenmeyecek , sizi kendileri ile eşit ya da daha düşük konumlandıracak.  Çocuklarınıza problemlerle başa çıkabileceğinizi, zorluklarla yüzleşebileceğinizi, tüm strese rağmen hayatla başa çıkabileceğinizi göstermeniz gerekiyor. Gerçek olun, tabii ki duygularınız olacak ancak bunlarla çocuklarınızı rahatsız etmeyin. 
4. Eşinizi aşağı görün. Eşinize çocuğunuzun karşısında hiç sevgi göstermezseniz çocuğunuz sevginin ne olduğu, nasıl dışa vurulduğu hakkında fikir sahibi olamayacaktır. Eğer sürekli eşinizi red ediyor, aşağılıyor, boşanmakla tehdit ediyorsanız, çocuğunuzda kronik bir kaygı durumu yaratıyor olabilirsiniz. Boşanmışsanız eski eşinizle soğuk, uzak, kızgın, suçlayıcı bir ilişkiniz varsa, çocuğunuza altyazı olarak eski eşinizin boşanmanın nedeni olduğu ve sizi tercih etmesi gerektiği mesajını yollamış oluyorsunuz.
 

 
 
5. Bağımsızlığı ve sizden ayrı olma durumunu cezalandırın. Büyüdükleri için çocuklarımızı cezalandırırsak, onların normal gelişimsel ihtiyaçları ve istekleri yüzünden suçluluk duymalarına neden oluruz. Bu da güvensizlik, asilik gibi davranışlara neden olur. Sosyalleşmelerinde problem yaratır ve kendilerini bulmada, bağımsız olmalarında başarısız olmalarına neden olur. 
6. Çocuğunuza sizin uzantınız gibi davranın. Bir ebeveyn olarak, kendi imajınızı ya da değerinizi çocuğunuzun görünüşüne, başarısına, notlarına, kaç arkadaşı olduğuna bağlarsanız, çocuğunuza kendisi olduğu için değil de başarısı ya da görüntüsü ile sevileceğini öğretirsiniz. Bu da onları herkesi memnun etmeye çalışan ve her zaman yeterince iyi olmadıkları hakkında endişelenen tiplere dönüştürecektir. 
7. Çocuklarınızın ilişkilerine karışın. Çocuklarınızın ilişkilerindeki -arkadaşlarından öğretmenlerine kadar-tüm davranışlarını yönetmeniz onların olgunlaşmasına engel olacaktır.  Örneğin, çocuğunuz okulda bir problem yaşadığında bu problemleri çözmek için hemen okula öğretmene koşarsanız ya da çocuğunuza arkadaş nasıl olunur hakkında sürekli tavsiyelerde bulunursanız, çocuğunuz büyürken ilişkilerdeki krizleri yönetmeyi asla öğrenemeyecektir.
 

 
8. Çocuğunuzu her şeyden koruyun. Çocuğumuzu her problemden ve her duygudan korumaya çalışırken bu çocuğunuzun özgüvenini şişirecek, hatta narsistliğe yol açabilecektir. Hayatın olduğundan kolay olmasını bekleyeceklerdir. Nasıl davranırlarsa davransınlar her şeyin kendileri için yapılmasını isteyeceklerdir. Sonra da hakettiklerini düşündüklerini elde edemeyince depresyona girecekler ve kafaları karışacaktır.