Bazı Kimseler, “Hz.Ali (RA) Camide Şehid Edildiği İçin Camiye Gitmiyoruz Ve Namaz Kılmıyoruz” diyorlar. Böyle Bir Anlayışın Dinimizde Yeri Var mıdır?
Kur`ân-ı Kerîm ve hadîs-i şeriflerle sabittir ki, namaz, bizzat her
mü`min için farzdır. Bu hususta yüzden fazla âyet-i kerîme mevcuttur.
Kıyamete kadar gelecek her Müslüman, bu kulluk vazifesini yerine
getirmekle mükelleftir. Bu mükellefiyet belli bir zamanla kayıtlı, sınırlı değildir. Yani,
namazın farz oluşu Hz.Ali (RA) veya başka herhangi bir şahsın hayatı
ile sınırlı değildir. Dinimizde "Hz.Ali (RA) şehid oluncaya kadar namaz
kılınacak, daha sonra terk edilecek," diye bir kayıt yoktur. Böyle bir
mantığa göre, Hz.Ali Efendimizin (RA) vefatından sonra gelen bütün
mü`minler, kıyamete kadar namaz kılmayacak, ibadet etmeyeceklerdir. Bu
durumda, kalpteki iman, nasıl ortaya çıkacaktır? Böyle bir tezahür
olmayınca, inanan ve inanmayanlar birbirilerinden nasıl ayırt
edileceklerdir?
Âhirette, Cenâb-ı Hak bu ibadetsiz kimselere, "Niçin namaz
kılmadınız?" diye sorduğunda, "Ya Rabbi, Hz.Ali camide şehid oldu da,
onun için..." şeklinde cevap verebilirler mi? Verseler dahi böyle bir
özür geçerli olabilir mi?
Malûmdur ki, Hz.Ömer (RA) mescidde sabah namazını kılarken İranlı
bir mecusî tarafından, Hz.Osman (RA) da Kur`ân-ı Kerîm okurken âsilerce
şehid edildiler. İslâm`ın bu ikinci ve üçüncü halifelerinin şehit
olmalarıyla, ne Hz.Ali (RA), ne de hiçbir sahâbe camiye gitmeyi, Kur`ân
okumayı terk etmiş değillerdir.
Şunu da ifâde edelim ki, Hz.Ali`nin (RA) şehid edildiği aynı camide,
başta Hz.Hasan ve Hz.Hüseyin Efendilerimiz (RA) olmak üzere bütün
mü`minler, namaz kılmaya devanı etmişlerdir.
Kaldı ki, namaz (cuma ve bayram namazları hariç) cami ile kayıtlı
bir ibadet de değildir. Yeryüzünün tümü Müslümanlar için bir mesciddir.
Yukarıdaki özrü ileri süren kimseler, namazlarını evlerinde,
işyerlerinde veya bir başka yerde kılabilirler. Şayet böyle yapmayıp
namazı bütün bütün terk etmişlerse, o takdirde, bu özrün bahaneden başka
bir şey olmadığı açıktır.