Paylaş0
Son laleyi kaçıramadılarGümrük muhafaza ekipleri, bugüne kadarki en büyük bitki kaçakçılığını ortaya çıkardı.AA
Güncelleme: 12:24 TSİ 19 Haziran. 2011 Pazar
ANKARA
- Dünyada sadece Erzurum Karayazı'da yetişen bir tür ters lale olan
çiçeğin son kalan 57 adet soğanını sökerek yurt dışına götürmeye çalışan
2 Hollandalı, Kapıkule Sınır Kapısı'nda yakalandı. Hollandalıların
kullandıkları araçta yapılan aramada çoğu endemik 160 türe ait 5 bin 236
adet bitki tohumu, bitki kökü ve fidesi ele geçirildi.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, gümrük muhafaza ekipleri, bugüne kadarki en büyük bitki kaçakçılığını ortaya çıkardı.
Hollandalı
Franciscus Johannes Linschoten'in (60) kullandığı 78 BKGF plakalı jeep,
Türkiye'den çıkış yaparken ihbar üzerine Kapıkule Sınır Kapısı'nda
durduruldu. Araçta yapılan aramada, bagaj kısmında küçük saksılarda
çiçek fideleri, çeşitli türlere ait bitki kökleri, üzeri
numaralandırılarak gazete kağıtlarına sarılmış tohumlar bulundu. Bunun
üzerine araç, detaylı kontrolü yapılmak üzere X-Ray Tarama Hangarına
alındı. Burada yapılan kontrolde, aracın altında metal bölme olduğu
tespit edildi. Yerinden sökülen metal bölme içinde çok sayıda bitki
tohumu olduğu gözlendi.
Aracın sürücüsü Francıscus Johannes Linschoten
ile yanında bulunan Micheal Hubertus Klok (29), gümrük görevlilerine,
botanik ve bahçe düzenlemesiyle ilgilendiklerini, söz konusu fide, tohum
ve kökleri de kendi bahçelerinde kullanmak üzere 20 farklı ülkeden
topladıklarını iddia ettiler. Bitkilerin
incelenmesi ve yurt dışına çıkarılmasının suç sayılıp sayılmamasının
anlaşılması için Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümünden
iki uzman çağrıldı. Uzmanların katılımıyla yapılan sayım ve incelemede
160 türe ait toplam 5 bin 236 adet bitki ve tohumu tespit edildi.
Bitkiler arasında Türkiye'de ihracı yasak ve endemik türler olan çiğdem,
yabani soğan, sklemen, ters lale (Adıyaman lalesi), kardelen, zambak,
şakayık türleri olduğu belirlendi.
Ele
geçirilen bitkiler arasındaki bir türün, dünyada sadece Erzurum'un
Karayazı ilçesinde yetişen ve sadece 57 adet kaldığı belirlenen
''Fritillaria Michailovskyi'' adlı ters lale olduğu ortaya çıktı.
Zanlıların, yurt dışına götürmek için son kalan 57 ters lale türünün
tamamını söktükleri belirlendi.
Olayla
ilgili soruşturma başlatılırken Hollandalı Linschoten ve Klok,
ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. El konulan bitki
soğanları, kök ve tohumları ise Yalova ****** Bahçe Kültürleri Merkez
Araştırma Enstitüsü'ne teslim edildi.
Zanlıların,
5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun kapsamında 6 aydan 2 yıla
kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasıyla
cezalandırılabileceği öğrenildi.
ZANLILAR GEÇEN AY ARTVİN'DE GÖRÜLMÜŞ
Bu
arada, zanlıları ihbar edenlerin Artvin Çoruh Üniversitesi Orman
Mühendisliği Bölümü öğrencileri olduğu öğrenildi. Hollandalıları
geçtiğimiz mayıs ayında Artvin Kafkasör mevkiinde bitki toplarken gören
öğrencilerin, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü yetkililerine
durumu bildirdikleri, buradaki yetkililerin de aracın plakasını gümrük
muhafaza ekiplerine haber verdikleri kaydedildi.
Bitkileri
teslim alan ****** Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Türkiye
Geofitleri Projesi Yöneticisi ve Süs Bitkileri Uzmanı Erdal Kaya, AA
muhabirine, bugüne kadarki en büyük bitki kaçakçılığının ortaya
çıkarıldığını, bitki soğanlarının ve köklerinin yurt dışına
çıkarılmasının ülkenin büyük bir sorunu olduğunu söyledi.
Erdal
Kaya, kendisini en çok üzeninin ise tüm dünyada sadece 57 adet kalan
ters lale türünün tamamının sökülmesi olduğunu, ancak sökülen lale
soğanlarını uygun koşullarda saksılara diktiklerini söyledi.
Kaya,
ele geçirilen endemik bitkilerin büyük bir çoğunluğunun Türkiye'den,
kalan kısmının ise Makedonya, Yunanistan, Bulgaristan, İran, Suriye ve
Gürcistan'dan toplandığını belirlediklerini kaydetti.
'TERS LALELER ÜZERİNDE ALZHEİMERA VE KANSERE ÇARE ARIYORUZ' Söz konusu bitki ve köklerinin paha biçilemez olduğunu ifade eden Kaya, şöyle konuştu:
''TÜBİTAK
ve bazı üniversitelerle birlikte bitkiler üzerinde alzheimer ve kanser
araştırmaları yapıyoruz. Bu kapsamda da Türkiye'de sadece belirli bir
bölgede yetişen ve üzerinde çalışma yaptığımız 19 bitki türünün
korunması için Çevre ve Orman Bakanlığına müracaat etmiştim. 19 tür için
de başvurum kabul edilmişti ve bununla ilgili bütçe çıkmıştı. Bunlardan
bir tanesi de dünyada sadece Erzurum'un Karayazı ilçesinde olan 57 adet
ters lale soğanı. Bu yıl içinde projelendirilip arazide lokal korumaya
alınacaktı. Ancak Hollandalılar, bu 57 soğanın 57'sini de sökmüş.
Alzheimere çare olmak için ters lale türleri üzerinde çalışıyoruz. Bu
hastalığın çaresi bu bitkilerde aranıyor. Bunun parayla ölçülecek bir
durumu olabilir mi?''
Kaya,
57 adet ters lale soğanının enstitüde çoğaltılacağını ve popülasyon
zenginleştirme projeleri kapsamında söküldüğü bölgeye yeniden
dikileceğini belirtti.
DOĞA SEVER OLARAK GELİP BİTKİ ÇALIYORLAR
Yabancıların,
Türkiye'de hangi bölgede hangi bitki türü olduğunu çok iyi bildiklerini
ifade eden Kaya, ''Yabancılar, Türkiye toprakları üzerinde yıllardır
çalışma yürütüyor. Turist, madenci, gözlemci, doğasever adı altında
ülkemize geliyorlar ve GPS cihazlarıyla daha önce belirledikleri
bölgelerden bu türleri topluyorlar'' dedi.
Kaya,
ele geçirilen endemik bitki türlerinden 36'sının gümrükte beklerken
çürüdüğünü, kalan 5 bin 200 bitkiyi ise muhafaza altına aldıklarını, bu
türleri yakında sergileyeceklerini söyledi.
YABANCILARIN DOĞADAN BİTKİ TOPLAMALARI İZNE BAĞLI Türkiye'de,
dünyanın hiçbir yerinde olmayan 3 bin 500 adet ender bitki türü
bulunuyor. Bunlara 'endemik bitki' deniliyor. 1983 ve 1988 yıllarında
yayımlanan iki kararname ile yabancıların doğadan bitki toplamaları izne
bağlandı. Yabancı bilim insanları, Dışişleri Bakanlığı izni ve bir
üniversitedeki ilgili akademisyenlerin gözetimi ve işbirliğiyle belirli
sayıda örneği ülkesine götürebiliyor. Yurt dışına kaçırılan bitkiler,
oradaki laboratuvarlarda ve gen bankalarında değerlendirilebiliyor.
Bitki kaçakçıları, turist olarak gelip belirli araştırma merkezleri veya
ilaç şirketlerinin yönlendirmesiyle nadir bitki türlerini yurt dışına
götürüyor.
Uzmanlar,
bitki türlerinin jandarma, gümrük sorumluları ve yerel yöneticiler
tarafından işbirliği içinde bilinçli ve programlı olarak izlenmesi,
belli yerlerde düzenli kontroller yapılması gerektiğini belirtiyor.