HAT, Arap harflerinden doğarak islam medeniyetinden müstakil ve olağan üstü bir mevki kazanan güzel yazı sanatı..
HAT, Arapça bir kelimedir. Sözlükte’ince uzun doğru yol, birbirine bitişerek sıralanmasından meydana gelen çizgi ve yazı gibi anlamlara gelir.
Bu kelime islam kültüründe (hüsnü’l-hat) güzel yazı manasında kullanılmaktadır..
Hüsn-i hat, estetik kurallarına bağlı kalarak, ölçülü, güzel yazma san’atıdır; fakat yalnız islam yazıları için kullanılan bir tabirdir..
San’atkarlarına verilen en eski lakap katip, muharrir ve verrak kelimeleridir. Osmanlılarda hattat ve katip kullanılmıştır
Bu yazının ilk biçimi olan ve adını Kufe kentinden alan köşeli karakterli kufi yazısının yerini 9. yüzyıldan sonra aklam-ı sitte (altı çeşit yazı) almaya başlamıştır. Hat sanatı, tarihi seyir içersinde yer yer ve kol kol gelişmiş, mükemmelleşmiş ve güzel sanatlar arasında seçkin yerini fiilen almıştır.
YAZI ÇEŞİTLERi
Kufi yazı- Kufi yazı: İslam yazısının en eski örneği olan bu yazı, İslamiyetin zuhurunda Arap yarımadasının birçok yerinde kullanılmakta idi. Nitekim ilk Kur’an-ı kerimler bu yazı ile yazılmıştır. Düz çizgiler ve köşelerden oluşan bir yazı çeşididir. Kufi denilen yazının en temelli karakteri geometrik olmasıdır.
2- Sülüs: Sülüs yazı hicretin 4. yılında ortaya çıkmıştır. Kufi yazıdaki düz ve köşeli şekiller bu yazıda yerini yuvarlaklığa ve eğri çizgilere bırakmıştır. Sülüs yazının, bir santim veya daha fazla genişlikte açılmış kalemle yazılmış olanına “ celi sülüs ” adı verilir. Büyük levhalar, kitabeler ve birçok mezar taşları bu yazıyla yazılmıştır.
3- Nesih: Nesih, sülüs türünün gövde oluşları bakımından en ilkel olan şeklidir. Nesih yazısının gövdesi, sülüs ve celi tiplerine göre çok yalındır. Kalem uç genişliği sülüsünkinin üçde biri kadardır. Kur’an-ı kerim, Delail, En’am, Hadis kitapları, Tefsirler ve Divanların yazılmasında bu yazı kullanılmıştır.
4- Muhakkak: Sülüs yazıdaki harflerin yatay kısımlarının daha genişletilmesi sonucunda ortaya çıkmış bir yazı çeşididir.
5- Rika’: Buna, nesih yazının dişsiz, yuvarlak ve kıvrak bir çeşidi diyebiliriz. İcazetler bu yazı ile yazıldığı için “ icazet yazısı ” da denilir.
6- Tevki: Sülüs yazının daha değişik ve ufaltılmış bir türüdür. Daha ziyade resmi evrakta kullanılmıştır.
7- Ta’lik: Bütün harfleri yuvarlağımsı olan bu yazı, her şeyden evvel çizgilerin bir musikisidir. İran’da icad edilmiştir. Bir santim veya daha fazla genişlikte açılmış kalemle yazılmış olanına “ celi ta’lik ” adı verilir.
KULLANILAN MALZEMELER
Kalem: Hat sanatında da yazının temel aracı kalemdir. Hat sanatında kalem olarak daha çok kamış kullanılır. Kamışın ucu yazılacak yazının kalınlığına göre makta denilen sert maddelerden yapılmış altlığın üstünde eğik olarak tutulur ve kalemtıraş olarak adlandırılan özel bir bıçakla yontularak belli bir açıda kesilir. Celi yazılar da ise ağaçtan yapılmış kalın uçlu kalemler kullanılır.
Mürekkep: Hat sanatında kullanılan mürekkep de özel olarak hazırlanır. İs ile arapzamkının dövülmesi neticesinde elde edilen bu mürekkep akıcı biçimde yazı yazmayı sağlar, yanlış yazma durumunda da kolayca silinir.
Kağıt: Hat sanatında kullanılan kâğıtlar da özeldir. Kağıtlar evvela hamurları ne olursa olsun, nebati ve madeni boyalarla çeşitli renklere boyanırlar. Mürekkebi emip dağıtmaması, kaleme akıcılık sağlaması için kâğıtların yüzeyine âhar denilen bir madde sürülür ve daha sonra da mührelenir.
Hokka : Mürekkep hokka içinde saklanır. Camdan başka pişmiş topraktan, metalden, çeşitli ağaçlardan hokka yapılabilir. Kalem sokulduğunda uç dibine vurup bozulmasın diye hokkanın içine lıka denen bir tutam ham ipek konur.
HAT SANATININ MANEVİ BOYUTU
Bu sanat bize peygamber efendimizin bir mirasıdır ve 15 asırdır yapılmış ve korunması için ciddi emek sarf edilmiştir.
HAT; insana sevgiyi öğretir çünkü her yazdığımız ya ayet-i kerime ya da hadis-i şeriftir. insanı yüksek ve erişilmez bir fazilette yarattığını Cenab-ı Hak beyan ettiği için sevgiyi sabrı ve sebatı görüyorsunuz …
Hat sanatı bir okyonus gibidir. Bu okyanusta yüzmek çok kolay değil..
Yüzmeye takatiniz ve cesaretiniz varsa hedefinize ulaşırsınız.
Hatta gönül verenlerin meşakkatli ancak bir o kadarda gönüle huzur veren bir yolculuğa hazır olması gerekiyor..
Bu sanatta öyle bir hal içerisinde olmalısınız ki o yazının içinde ibadetinizin de huşu içinde her an rabbinizle berabersinizdir…
İnsan manada yol alabilmesi için kendisine vesileler aramalıdır yol tektir fakat vesile çoktur
Yazı insana manada yol aldırır…
Hat kaleminden çıkan sesi onun Allah’ı zikri olarak kabul etmeliyiz o kalemin zikri yazıyı yazarken insana bir haz verir ..
Ecdattan bize kalan kıymetli mirastan birisi olan Hat sanatını yaşatmak dileğiyle……