“Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum.” Bu konuyu açıklar mısınız?
https://sorularlarisale.com/ben-cebrailin-sahsini-yalniz-alaimus-sema-suretinde-gordum-sesini-isittim-sayfayi-aldim-bu-isimleri-icinde-buldum-bu
"Sonra Hazret-i Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzur-u Nebevide getirip Hz. Ali'ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsm-i Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: 'Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum.' diyerek, bu İsm-i Âzamdan bahs ile bazı hadisatı zikirden sonra tahdis-i nimet suretinde diyor ki..."(1)
(1) bk. Sikke-i Tasdik-i Gaybî, On Sekizinci Lem'a.
Alâimü's-sema : Gök kuşağı anlamına geliyor ki, burada asıl mana gök kuşağı gibi semayı kaplamak manasınadır. Cebrail (as)’in haşmetli suretine bir işarettir.
Sekine duasını sayfa şeklinde Cebrail (as), Peygamber Efendimiz (asm)'in huzurunda ve nezaretinde, Hazreti Ali (ra)’in kucağına bırakıyor. Bu olayda Hazreti Ali (ra), Cebrail (as)’in şahsını gök kuşağı suretinde görüp, sesini de işittiğini beyan ediyor. Bu İsm-i Azam makamında olan sekine duasının bereketi ile İmam Ali (ra) çok gaybi olayları önceden keşfedip beyan etmiş ve beyan ettiği gibi de olmuş.
Nitekim Cengiz ve Hülagu fitnelerinden ta ahir zaman alametlerine kadar işaretlerde bulunması ve hepsinin aynı ile çıkması bunun en somut örnekleridir.
************
Biçero
@Bicero_
·
Risalei Nurlar Şia kaynaklı kitaplardır. 18. Lema'da Hz Ali'nin Cebrail'den sayfa aldığı yazılı. O halde son peygamber Hz Ali mi oluyor?
1- Hazret-i Cebrail’in, "Huzur-u Nebevi'de(sav)" getirip Hz. Ali’ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsm-i Âzam, Hz. Ali’nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: “Ben Cebrail’in şahsını yalnız alâimü’s-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım,
2- bu isimleri içinde buldum” diyerek bu İsm-i Âzamdan bahs ile bazı hadisatı zikirden sonra tahdis-i nimet suretinde diyor ki: “Evvel-i dünyadan kıyamete kadar ulum-u esrar-ı mühimme bize meşhud derecesinde inkişaf etmiş, kim ne isterse sorsun,sözümüze şüphe edenler zelil olur”
Dahası
" ... şecere-i risaletin bir son meyve-i münevveri olduğuna şüphe yoktur." (Şualar sf 578)
siz arapça farsça, osmanlıcaya vakıfmısınız...Efendimiz hayattayken dıhyetül kelbi şeklinde gelmesi çok sahih ribvayetlerde geçiyor..bu tür olaylar zayıf olabilir.üzerine büyük manalar yüklenmediği,HÜKÜM çıkarılmadığı sürece çürütmek için delil değildir
Mevlana,G:azzali gibi insanlar,mesela menkıbe tarzında fazilete dair konularının önemini vurgu için zayıf,İSRAİLİYYAT tarzı şeylere müracaat etmiştir.Bedizüzaman cevşen için cebrail peygamberimize"zırhı çıkar bunu oku"demesi sünni kaynaklarda yeri yoktur.Ama cevşenin her
+ayetlerden hadislerden kuran tevhid sünnet kökenli olduğunu ispat edebilirim.Mesela necm 43"güldüren de ağlatan da Odur" ayetinden"ya men huve edhake ve ebke"ey güldüren ve ağlatan"şeklinde kuranda yeri varsa cebrail vermiş vermemiş bence hiç önemi yok,hakikate balkarım
DAHASI VAR mesela cevşenin çoğu da şia kaynaklıdır dahasuı,bedizüzzaman 5.mezheb olarak ILIMLI caferiliği kabül eder.. Ama hz aliye peygamber vs deme büyük iftiradır,zırvalıktır..Allah şaşırtmasın,kaydırmasın
Tek kaynak Kuran'dır, bütün rivayetler ZANdır. "Yeryüzündekilerin çoğuna uyarsan seni ALLAH'ın yolundan saptırırlar. Onlar ancak zanna uyuyorlar ve onlar sadece tahminde bulunup saçmalıyorlar" Enam 116
namaz kıl,zekat ver der kuran..rivayetleri yok sayarsan,kuranda rekatlar ne okunacağı yok,zekat nelerden ne kadar,nasıl verilecek yok...sahih,sağlam sünnet,hadisler olmadan kuranı anlayamazsınız